Trabzon’da Garip İşler

Her işin mutlaka bir karşılığı var,öyle veya böyle bu kesindir.
İsteğin ne olursa olsun, isabet dahilinde olması usul ve kural içinde saklı olduğu için yapılanlarda bu ölçek içinde ele alınmalıdır.
Yaşadığımız toplumun özeli dahilinde,onun istek ve arzusunu yerine getirmek için yola çıkmak gerektiğini ifade ederken, aksi tüm tutum ve davranış kabul dışı ele alınması gerekmektedir.
Trabzon’da bu kapsamda garip işler oluyor desek yanılmış olmayız.
Geçen hafta sonu,yani Cuma ve Cumartesi ilimizde mantar biter gibi, standlar açılmaya, afişler ve dev çadırlar ile arena havası esti.
Neyin amaç edindiği, getirisi ve götürüsü hesap edilmeden yüzlerce insan bir gün içinde Trabzon merkezi ablukaya aldı.
Sanat adına yapıldığı,bu şehrin geri kalmışlığı düzeye çıkması idrakini işlercesine suni ve heyecanı boş ortamlar oluşturuldu.
Açıldığı iddia edilen program için,otel işletmeciliği ile iştigal eden, kültür ve turizm bakanı Trabzon’a geldi çok istediği boztepedeki kızlar manastırı üstündeki bir yürüyüş yolundan, bu hafta boyunca yapılacak programın startını verdi.
Yeni atanan Trabzon valisi, büyük şehir belediye başkanı, ortahisar belediye başkanı ve birçok yerel yetkili.
Geçen hafta,yani 15 Ağustos’ta , Fatih Sultan Mehmet’in Trabzon’u Fethi var iken, aynı gün, Sümela adlı misyoner odaklı manastırda, ülkemizin ebedi düşmanlarına adeta şov yaparcasına,ayin ortamı sağlayan kültür ve turizmden sorumlu bakanı,bu kez hafızalarda kalsın diye bu hafta boyu sürecek,anlamı zayıf etkinliğe (Sümela Kültür Yolu Festivali) adını verdi.
Anlamakta güçlük çekilen bu ismin, Türk ve Müslüman olan Türk halkına karşı derin bir yara açmak dışında hiçbir anlamı olmadığını ifade etmek istiyorum.
Ve bu düşünce ile, ülkenin önemli misyonu, bölgenin önemli şehri Trabzon’un, yüksek özelliğini kırmak amacı taşıdığı, her sağ duyulu vatandaş tarafından teyit edilmiştir.
Kültür adına, sanat adına yapılabilecek her düşünceye saygı duyulması gerektiğini belirtiyor, ancak bu yolun çıkmaza girecek dikenli ve çıkmaz yolun hiçbir zaman toplum vicdanında kabul görmeyeceğini hatırlatmak,her vatandaşın insani ve vicdani görevi olduğunu’da asla unutmamalıyız. (21.8.2023)

Nevzat YILMAZ
[email protected]