Ne diyelim, başa gelmeden önlem alınmazmış diye ucuz bir tabir var ya,biz bununla avunup duruyoruz.
Sebep ve konu her ne olursa olsun,bu böyle devam halindedir.
Türkiye’de 15 Temmuz’da, bugün bile izzetli ikramda bulunduğumuz, ülkenin geleceğini ipotek haline getiren çok sayıda tarikat ve cemaat yapılanmasının bir tanesinin gücü ele geçirme mücadelesini yaşadık.
Oluşturulan,alt zemini din olan bir emperyalist güçlerinin, ülkeyi yöneten idarecilerin duyarsızlığı ile sonuçlanan vahşet.
Neden ve niçin’in derin düşüncelere sahip olarak, elde etmiş olduğu büyük infiale muaattap olmaktan zor sürece girdik.
Modern ve çağdaş ülke Türkiye’de devletin içine sızmış bu tehlikeli yapılanma, maalesef bertaraf edilmiş değildir.
Bu tehlikeyi görmezden gelmek, vahşeti kabullenmek anlamı taşıdığı düşüncesiyle, mutlaka ve mutlaka bu vicdanları derinden yaralayan hadise/hadislerin önüne geçmek için ne gerekiyorsa yapılmalıdır.
Ayrım gözetmeksizin, bütün tarikat ve cemaatlerin tehlikeli yapılanmalar olduğunu düşüncemize yerleştirerek, doğabilecek problemleri önceden fark edip yapılması gerekenler neler ise yapılmalıdır.
Dünü, asla düşüncemizden çıkarmadan, geleceğimizi daha sağlam temeller üzerine oturtmalıyız.
Nevzat YILMAZ
[email protected]