Kıbrıs’a kahve 1571 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun Kıbrıs’ı fethi ile geldiği biliniyor.
Geçen zaman içerisinde kahve, Kıbrıs Türk halkı’nın vazgeçilmez içeceği konumuna gelmiştir. O kadar ki, dünya üzerinde nüfusuna oranla en çok Türk Kahvesi içen Kıbrıs Türk halkı’dır.
Zaman içersinde Kıbrıs’ın fethi ile Kıbrıs’a yerleşen Türkiye’den gidenler, Trabzon’un Sürmene, Çaykara, Of, Beşikdüzü, Akcabat ağırlıklı olmak üzere, Giresun un Bulancak,Eynesil, Görele den Kıbrıs’a gidip 1854 yılında yerleşen ve bu kültüre ortam oluşturan Karadeniz insanı adada oluşum göstermektedirler.
Türkiye’de Cumhuriyetin ilanından sonra, Atatürk’ün özel olarak ilgilendiği adaya Cumhuriyet sonrası 1937 ye kadar yüz seksen iki aile gittiği kayıtlarda mevcut.
Daha sonraları ise günümüzde de ,zaman içersinde adayı yurt edinenler yerleşmektedirler.
Kıbrıs artan sosyal ve kültürel ortamı ile bugünlerde gözde konumundadır.
Kıbrıs Türk kültüründe Türk Kahvesi “İçilmezse olmaz”lar arasında yer alır. Kahvesiz ne ziyaret ne de sohbet yapılır. Kıbrıs Türk kültüründe her ziyaretin ilk sorusu, “Gaveniz nasıl olsun ”dur. Bu soru ziyaretçi neredeyse yerine oturmadan sorulur. Sohbet ilerlemiş ise, “Birer gave daha içelim” önerisiyle ikinci parti servisi yapılır.
Kıbrıs’da kahve kendi kültür, felsefe ve değerini de yaratmıştır. Eğer ki kişiye kahve sunulmuyorsa onun sevilmediği anlaşılır. Yani o kişi “Kahve ısmarlamaya değmez” demektir. Birlikte içilen bir fincan kahvenin de hatırı oldukça önemli ve yardımlaşma nedenidir. Kıbrıs’ta güzel kahve yapan bir bayanın marifetli olduğuna inanılır.
Kıbrıs’ta kız isteme ziyaretlerinin yine baş köşesinde kahve ikramı ve ona yüklenen anlam vardır.