tha – Trabzon Ticaret Borsası tarafından bu yıl Ocak ayında başlatılan ve her ay farklı bir konuda düzenlenen toplantıların dördüncüsünde turizm konusu ele alındı.
TTB Çok Amaçlı Salon’daki toplantıya Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Oktay Saral’ın danışmanı Emirhan Aydın, Trabzon Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Ergan, TTSO Meclis Başkanı M.Şadan Eren, Sakarya Ticaret Borsası Başkanı Adem Sarı, Ortahisar İlçe Jandarma Komutanı Yzb.Osman Erdoğan, Arsin OSB Başkanı Erkut Çelebi, İl Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı Mustafa Asan, İl Tarım ve Orman Müdürü Cahit Gülbay ve sektör temsilcileri katıldı.
Yönetim Kurulu Başkanımız Eyyüp Ergan, Trabzon’un, turizmin dört mevsime yayılabileceği bir coğrafyada bulunduğunu ifade ederek, Trabzon’un doğası, tarihi değerleri ve sahip olduğu diğer özellikleri ile önemli bir turizm potansiyeline sahip olduğunu söyledi.
Borsa olarak turizme katkıda bulunmanın arayışı içine girdiklerini vurgulayan Ergan şunları söyledi:
“Yeni anlayışlar ve yeni arayışlar çerçevesinde düzenlediğimiz forumda özellikle Trabzon Ticaret Borsasıın iştigal alanına giren ürünler ve konuları baz alacağız. Borsa olarak, tarımsal alanlar ve ürünlerin de turizm kapsamında değerlendirilmesini istiyoruz. Bölgemizin en önemli tarımsal ürünleri fındık ve çayın hem yetiştirme hem de kullanım alanları turizm amaçlı organizasyonların parçası haline getirilmeli. Gayemiz, gittiği yerdeki farklılıkları görüp yaşamak isteyen yerli ve yabancı turistlere yöremizin ve ilimizin değerlerini tanıtarak turizme olan katkıyı arttırmaktır”
TTSO Meclis Başkanı M. Şadan Eren de, Trabzon’un geleceği için en önemli faktörlerden birinin turizm olduğunu ancak çok iyi kullanılması gerektiğine vurgu yaptı.
Trabzon’da turizmin çeşitlendirilmesi gerektiğine işaret eden Eren, “Turizmde en önemli şeylerden biri kısa vadede çok para kazanmaktansa uzun vadede çocuklarımıza miras olarak bırakabilecek en doğru işi yapmaktır” diye konuştu.
Forumun sunum bölümlerinde ilk olarak Meclis Başkanımız Sebahattin Arslantürk, Trabzon’da turizme ilişkin yapılabilecekler konusundaki fikirlerini katılımcılarla paylaştı.
Trabzon’un doğal güzelliklerini ve tarihi değerlerini anlatan Arslantürk, büyük turizm potansiyeline sahip Santa Harabeleri’nin öne çıkarılması gerektiğine dikkat çekti.
Arslantürk, Sümela Manastırı’nın Ortodoks topluluğu için önemini de vurgulayarak, üzerinde ‘Ayazma Suyu’ yazan küçük cam şişeyi katılımcılara gösterdi ve şöyle konuştu:
“Sümela, Manastırının içindeki ayazmadan akan suyu küçük şişelere doldurarak turistlere satabiliriz. Buna benzer çok sayıda manastırımız var ve hepsinde de benzer bir şeyler yapabiliriz. Ben Coşandere’yi satmak istiyorum. Bir örneği burada, bunun değeri 10 euro. Bu değerleri ön plana çıkartalım. Dünyadaki Ortodoksların hac edebilecekleri bir nokta burası. Ama Ayazmayı satacağız. Ayazma’nın suyu yetmeyecek, Coşandereyi’de satacağız. Çünkü Coşandere’de çok su var. Birde bizim Araklı’nın Bereketli Köyünde eski adıyla Mahura şifalı suyu var. Özellikle bu suyun böbrek hastalıklarına, göz ve cilt hastalıklarına ve sindirim sistemine çok iyi geldiği söyleniyor.”
Forumda ayrıca Halil Kibar Güven, Seyyare Sungur, Cemile Ertürk, Özer Bayraktar ve Aslı Gürhan Şahin de başta fındık ve çay olmak üzere bölgenin tarımsal ürün ve doğal güzelliklerinin turizmde nasıl kullanılabileceği konusunda farklı yaklaşımlarda bulundular. Ayrıca tüm katılımcılara Araklı’nın Bereketli Köyü’nde bulunan şifalı Mahura suyu ile fındık ikram edildi.