tha – Trabzon 1461’den bu yana her karış toprağıyla Müslüman ve Türk yurdu olan, değerleriyle, inancıyla, medeniyet bilinciyle ayakta duran bir şehirdir. Genelde Türk milleti özelde ise Trabzon halkı olarak tarih boyunca bütün inançlara saygılı olmayı, insan olmanın ve Müslüman olmanın getirdiği bir sorumluluk olarak gördük. Fakat özellikle son yıllarda Sümela Manastırı’nda yapılan ayini bu çerçevede değerlendirmenin mümkün olmadığını önemle dile getirmek istiyoruz. Çünkü Sümela Manastırı ibadete açık bir mabet özelliği taşımamakta ve dahası burada ibadet edecek bir cemaati de bulunmamaktadır. Burada yapılan ayin açıkça ifade etmek gerekir ki sözde ekümenik patirikin şehrimizde yaptığı bir şova dönüştürülmektedir. Patrikin gerçekleştirdiği bu şov siyasal ve uluslararası bir gösteri özelliği taşımaktadır. Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre hali hazırda patrik ekümenlik haklarına yasal boyutuyla sahip değildir. Bu gerçeğin herkes tarafından bilinmesinin şart olduğunu tarihe not düşmekteyiz. İstanbul Fener Rum Patrikhanesinde Ortodoks Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ve cemaatine ibadet hakkı zaten tanınmıştır. Fakat buna rağmen Sümela’da yapılmak istenen sözde ibadet Pontus hülyasının ateşini yakma hevesinden başka bir anlam taşımamaktadır.
Trabzon halkı olarak samimi bir Hristiyan ise Patrik’ten Paris’te düzenlenen olimpiyatlarda globalist destekli LGBT sapkınlarının alaya aldığı Hz. İsa’nın hukukunu korumasını beklerdik. Fakat Pontus hayaliyle yanıp tutuşan Patrik bu alaylar karşısında sessiz kalmış, dut yemiş bülbüle dönmüştür. İsa Peygamberimizin hukukunu ise Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve aziz milletimiz savunmuştur. Zira inancımızın ve medeniyetimizin bize yüklediği sorumluluk bunu gerektirmektedir. Hz. İsa’nın hukukunu korumaktan aciz olan bu topluluğa ve yıllardır devletimizin talebi olan Atina’da cami açılışına izin vermeyen fesat yuvası Yunanistan’ın maşası patrikhaneye 1461’den beri Müslüman ruhuyla inşa edilen kutsal Trabzon topraklarında ayin yapma izni kesinlikle verilmemelidir.
Aziz Trabzonlular!
Sizleri sükunet içerisinde protesto hakkımızı yerine getirmeye ve yasal zemin çerçevesinde tepkimizi, irademizi ortaya koymaya davet ediyoruz.
7’den 77’ye demokratik protesto hakkımızı yerine getirmeli ve sesimizi mutlaka yükseltmeliyiz.
Herhangi bir taşkınlığa, şiddete mahal vermeden adı ayin olan fakat aslında Pontus gösterisine dönüşen şovun yapılmaması için irade göstermemiz gerektiğini tarihi bir sorumluluk olarak hatırlatmaktayız.
Bu bağlamda Patrik ve ayin konusunda hassasiyet gösteren STK ve siyasi parti mensuplarını takdir ettiğimizi ve alkışladığımızı ifade etmek isteriz. Bunun yanı sıra bağımsızlığımızdan ve değerlerimizden yana koydukları bu tavrı PKK/PYD’nin demlenmiş siyasal ittifakına, İsrail ve destekçisi ABD’nin azgın terörüne, vahşetine, soykırımına, 28 Şubat heveslisi şımarık seküler bozuntularının sokaklarda estirmeye çalıştıkları başörtüsü terörüne karşı da göstermeleri gerektiğini, bahsi geçen STK ve siyasetçilerin bazılarına hatırlatmayı kendimize görev kabul ediyoruz.
Bu vesileyle bir hatırlatma da Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı’na yapmak isteriz. Artık bu kurumun yöneticileri ve yetkilileri Türk ve Müslüman kimliğine sahip olan bir milletin kültürünü temsil ettiğinin idrakine varmalıdır zira bunun zamanı çoktan geçmek üzeredir.
Sonuç olarak,
Sümela Manastırı’nda yapılacak olan ayin kesinlikle iptal edilmeli ve ibadet adı altında yapılan ihanete varan şova izin verilmemelidir.
Araştırma ve Kültür Vakfı
Trabzon Şubesi