tha – Bölge illerine yaptığı 4 günlük ziyaretler kapsamında Trabzon’a gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Şehitler ve Hürriyet Parkında Trabzon halkına hitap etti.
Sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon Valili tarafından Ramada Otelde düzenlenen “İş Dünyası ve Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması” toplantısına katılarak iş adamları ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir ara geldi.
Trabzon’un kanaat önderleri ve gönüllü kuruluşların temsilcileriyle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek başlayan ve Trabzon Valiliğine teşekkür eden Erdoğan, 24 Haziran seçimlerinde yüzde 69,4 oy oranıyla kendisini cumhurbaşkanlığına layık gören Trabzonlulara şükranlarını sundu.
Bu seçimde de Trabzon’un milli iradenin, vefanın, dayanışmanın şehri olduğunu gösterdiğini belirten Erdoğan, Trabzon’un bir kez daha iradesine sahip çıkarak Türkiye’ye husumet besleyenlere esaslı bir ders verdiğini söyledi.
“Türkiye’nin notunu indirsen ne yazar”
Son bir asırdır birçok defa bu millete kefen biçenlerin tamamının eninde sonunda büyük bir hezimet yaşadıklarına işaret eden Erdoğan, bugün de benzer teşebbüslere, benzer operasyonlara maruz kalındığını anlattı. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Birileri cüsselerine güvenerek ülkemize diz çöktürmeye çalışıyor. Kur silahı üzerinden ekonomimizi sarsabileceklerini zannediyorlar. Ekonomik yaptırımlarla bizi sindirebileceklerine inanıyorlar. Her gün bir yenisini ekledikleri küstah açıklamalarla bize had bildireceklerini düşünüyorlar. Yargılaması devam eden bir şahıs üzerinden hukuk sistemimize müdahale etmeye yelteniyorlar. Milli onurumuzu, devletler arası teamülleri, Dünya Ticaret Örgütü’nün ortaya koyduğu şartnameleri, uluslararası hukuku, diplomatik kuralları tamamen hiçe sayarak 10 bin kilometre öteden bize emir vermeye teşebbüs ediyorlar. Ekonomik tetikçilerini kullanarak, iplerini ellerinde tuttukları kredi derecelendirme kuruluşlarını üzerimize saldırıyorlar. Saldırdılar ne oldu? Hiç. Batmış, bitmiş bir Yunanistan’a sürekli derece veriyorlar. Ya bitmiş zaten, versen ne olacak. Türkiye’nin notunu indirecekmiş. İndirsen ne yazar. Biz ne durumdayız. Onu biz iyi biliyoruz.
“Türkiye’yi ve Türk milletini tehdit etmek hiç kimsenin, hiçbir devletin haddi değildir”
Ülkemiz hakkındaki durumu belli kimi basın yayın organlarını, asparagasla, yalan yanlış haberlerle besleyerek Türkiye’nin direncini kırabileceklerini düşünüyorlar. Bunlar Türk milletini zerre kadar tanımıyorlar. Şayet tanısalardı bu milletin Allah’tan başka bir gücün önünde eğilmeyeceğini, diz çökmeyeceğini bilirlerdi. Şayet bizi tanısalardı, Türk milletinin karakterinin bağımsızlık olduğunun farkına varırlardı. Bizi birazcık anlasalardı, Türkiye’ye tehdit ve şantaj dilinin sökmeyeceğini idrak ederlerdi. Tarihimizi okusalardı, bizim bağımsızlığımızdan ve milli onurumuzdan asla ödün vermeyeceğimizi görürlerdi.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletinin mandacılığı 100 yıl önce elinin tersiyle ittiğini, en zor zamanlarında dahi hürriyetinden taviz vermediğini hatırlatarak, her karış vatan toprağını şehit kanlarıyla sulayarak bugünlere geldiğinin altını çizdi.
“Türkiye’yi ve Türk milletini tehdit etmek hiç kimsenin, hiçbir devletin, hiçbir kredi derecelendirme kuruluşunun haddi değildir.” diyen Erdoğan, milletin müsterih olmasını, vatandaşların gönüllerini ferah tutmalarını istedi.
Sanayicilere çağrı
Sanayicilere seslenen Erdoğan, “Bankalara saldırarak, oralardan döviz alma yoluna gitmeyin. ‘Battık, bittik, işi sağlama alalım.’ gibi yollara lütfen tevessül etmeyin. Eğer böyle bir yola tevessül ederseniz, yanlış yaparsınız. Bilesiniz ki bu milleti diri tutmak, ayakta tutmak sadece bizim görevimiz değildir. Sanayicinin de görevidir, tüccarın da görevidir. Aksi takdirde, başta şahsım B planını, C planını uygulamak zorunda kalırım. Bunu da böyle biliniz.” şeklinde konuştu.
“Eğer milli değilsen, yerli değilsen bunun bedelini ödersin”
Recep Tayyip Erdoğan, Türk ekonomisinin parametrelerinin 15-20 yıl öncesiyle karşılaştırılamayacak derecede düzgün ve sağlam olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
“Bazı haberler alıyorum, mallarını satmıyorlar. Ne demek mallarını satmıyorsun? Satacaksın arkadaş. Ne demek o? Depolarda istiflemek, ne demek o? Satmadın, onun da bedelini ödemek durumunda kalırsın. Çünkü ben bunu bir ihaneti vataniye olarak görüyorum. Sen bunları niye ürettin? Satmak için ürettin. Şimdi ne yapıyorsun? Sen de mi birilerine hizmet etmenin gayreti içerisindesin? Bize, milli lazım milli. Bize, yerli lazım yerli. Eğer milli değilsen, yerli değilsen bunun bedelini ödersin. Ekonomimize kur üzerinden uygulamaya konulan operasyonun da biz üstesinden geleceğiz. Allah’ın izni ve milletimizin dirayetiyle ülkemize giydirilmeye çalışılan bu deli gömleğini hep birlikte yırtıp atacağız.”
Konuşmaların ardından Vali Yücel Yavuz, teşrifleriyle Trabzon’u onurlandıran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Kanuni Sultan Süleyman’ın portresini takdim etti.
Toplantı sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan ilimizden ayrıldı.